22 Haziran 2021 Salı

Cep telefonları için yeni düzenleme: 7 yıl şartı

 Düzenlemeye göre, 7 yıl süreyle kullanılmayan cep telefonlarının yeniden aktif edilebilmesi için kullanıcısından veya ithalatçısından başvuru istenecek. Öte yandan yabancı diplomatların cep telefonları da kayıt altına alınacak.

Uzun süre kullanılmayan cep telefonlarına "IMEI numarası" önlemi gelecek. 7 yıl süreyle kullanılmayan cep telefonlarının yeniden aktif edilebilmesi için kullanıcısından veya ithalatçısından başvuru istenecek. Düzenlemeyle, yabancı diplomatların cep telefonları da kayıt altına alınacak.

Sabah'tan Barış Şimşek'in haberine göre; Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun taslağıyla, elektronik kimlik bilgisine sahip cihazların, kayıp, kaçak veya çalıntı cihazlara elektronik haberleşme hizmeti verilmesinin engellenmesi, elektronik kimlik bilgisi başka cihazlara kopyalanan cihazlara ilişkin düzenleme yapılması öngörülüyor.

Kullanıcının tespit edilememesi halinde, ithalatçı veya imalatçı tarafından kayıt işlemi yapılacak.

Telefonun tekrar kayıtlı hale getirilmesi için her türlü hukuki, cezai, idari ve mali sorumluluğun kabul edilmesi istenecek. Cihazın ithalatçısı veya imalatçısının faaliyetine son vermiş olması durumunda, cihazın kullanıcısı tarafından ithalatçı veya imalatçı firmanın faaliyetine son verdiğine dair belge talep edilecek. 

Yapılacak işlemlerin ardından IMEI numarası beyaz listeye alınacak, aksi halde kara listede kalarak kullanım dışı olacak.

DİPLOMAT TELEFONLARINA KAYIT


Taslağa göre, diplomatların cep telefonları da abone kayıt merkezleri üzerinden kayıt altına alınacak. Buna göre, "yabancı misyon kimlik kartı" taşıyan kişiler, cep telefonlarına ilişkin kayıt başvurusu işlemlerini abone kayıt merkezleri üzerinden yapabilecek.

Diplomatlardan cep telefonu kaydı için dilekçe, pasaport kimlik bilgilerinin bulunduğu sayfa ve yurda girişi gösterir sayfanın fotokopisi istenecek. 

Diğer kamu kurumlarının belirlediği diğer belgeler de yabancı misyon görevlilerinden talep edilebilecek.



TSE’den ikinci el cep telefonu yenilemesine standart

 Kullanılmış cep telefonlarının ekonomiye kazandırılması ve güvenli bir şekilde kullanılması amacıyla sertifikalandırılması, yenilenmesi ve satışa sunulması için Türk Standardları Enstitüsü (TSE), yeni bir düzenleme yayımladı.



Cep telefonu yenileme merkezleri, ikinci el telefon ticaretinde önceki kullanıcıyla illiyet bağını kaldıracak, cihazların onarılması ve değiştirilmesi gereken bileşenlerinin değiştirilmesiyle sonraki kullanıcıya hazır hale getirilmesini sağlayacak.


Türk Standardları Enstitüsü (TSE), kullanılmış cep telefonlarının ekonomiye kazandırılması ve güvenli bir şekilde kullanılması amacıyla sertifikalandırılması, yenilenmesi ve satışa sunulması için "İş Yerleri-Cep Telefonu (ikinci el) Yenileme Merkezleri İçin Kurallar" standardını yayımladı.


TSE'den yapılan açıklamaya göre, Ticaret Bakanlığınca hazırlanan ve geçen yıl Resmi Gazete'de yayımlanan "Yenilenmiş Ürünlerin Satışı Hakkında Yönetmelik" ile cep telefonları ve tabletlerin yenilenmesi, sertifikalandırılması ve tekrar satışa sunulmasına ilişkin esaslar düzenlenmişti.


Yönetmelikte yenileme merkezlerinin kuruluş, başvuru ve izinleriyle yenileme yetki belgesi verilmesinde aranan şartlara ilişkin bilgilere yer verilmişti.


Söz konusu yönetmelikte belirlenen yenileme merkezlerinin hizmet yeri yeterlilik belgesine sahip olma şartlarını içeren "İş Yerleri-Cep Telefonu (ikinci el) Yenileme Merkezleri İçin Kurallar" standardı da TSE tarafından yayımlandı.


Standartla cep telefonu yenileme merkezleri, ikinci el telefon alım satımında, önceki kullanıcıyla illiyet bağını kaldıracak. Cihazların varsa onarılması ve değiştirilmesi gereken bileşenlerinin değiştirilmesiyle sonraki kullanıcıya hazır hale getirilmesini sağlayacak.


Cihazın sorumluluğunu yenileme merkezleri üstlenecek


Bu işi yapacak merkezler aynı zamanda cihazların da sorumluluğunu üstlenecek. İşletmelerin telefonlara vereceği garanti süresi "Yenilenmiş Ürünlerin Satışı Hakkında Yönetmelik"te belirtilen süre kadar olacak.


Yenileme merkezi olarak faaliyet göstermek isteyen işletmeler, personel yeterlilik şartları dahil olmak üzere iş yerlerinin standarda uygunluğuna dair belgelendirme başvurusunu TSE'ye yapacak. Yenileme merkezleri TSE'den alınacak Hizmet Yeterlilik Belgesi (HYB) ile Ticaret Bakanlığından yenileme yetki belgesi alarak faaliyet gösterebilecek.


Standartla yenileme merkezlerine getirilen yükümlülüklerden bazıları şöyle:


"- Yenileme merkezi iş yerinin tamamı aynı çatı altında olacak.


- Mobil Cihaz Kayıt Sistemi üzerinden klonlanmış, kayıp, çalıntı cihaz olup olmadığı kontrol edilecek.


- Yenileme merkezine gelen ikinci el cep telefonlarının Mobil Cihaz Kayıt Sistemi'nde "Beyaz Liste"de olup olmadığı e-Devlet üzerinden kontrol edilecek. IMEI numarası beyaz listede bulunmayan ikinci el cep telefonlarının yenileme işlemi yapılmayacak.


- Cihazın yenilenmesini engelleyen fonksiyon kaybı olup olmadığı tespit edilecek.


- Yenileme merkezi veya yetkili alıcısı, ikinci el cep telefonunun değerine ilişkin değerleme işlemi yapması durumunda bu işlem en geç beş iş günü içinde sonuçlandırılacak.


- Yenileme merkezi veya yetkili alıcısı, ikinci el cep telefonunun değerlemesinin yapılmasını takiben müşterinin bu değerlemeyi kabul ettiğine ilişkin onayını alacak ve kabul edildiğinde ödemeyi yapacak.


- Cihaza ait müşteri beyanıyla kayıt altına alınan ek bilgileri karşılaştıracak.


- IOS, Android gibi bir yazılımla cihazın performans testleri yapılacak.


- Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu kayıtlarından yenileme işlemi yapılacak cep telefonlarının ses veya veri haberleşmesinde kullanılıp kullanılmadığı kontrol edilecek. Bu madde kapsamında yapılan işlem kayıt altına alınacak ve 5 yıl süreyle muhafaza edilecek.


- Yenileme merkezine teslim edilen cep telefonlarının içinde bulunan verilere herhangi bir veri işleme yapılmadan yok edilebileceğine ve bir daha bu verilere ulaşılamayacağına dair kendisine teslim tarihinden önceki her türlü hukuki, idari ve cezai sorumluluğunun müşteriye ait olduğuna dair müşterinin beyanı veya taahhüdü alınacak. Bu beyanın bir örneği müşteriye yazılı olarak veya kalıcı veri saklayıcıyla verilecek.


- Yenileme merkezi, ikinci el cep telefonunun yenileme işlemini yaparken, onarım veya parça değişikliği gerekiyorsa bu onarım ve değişikliğin yapılmasını, önceki kullanıcıya ait kişisel veriler dahil tüm bilgilerin geri getirilemez şekilde yok edilmesini, fabrika ayarlarına getirilmesini, performansının ve tüm fonksiyonlarının gerektiği gibi çalıştığının tespitini ve kontrollerini sağlayacak."


Yenileme işlemi için dışarıdan hizmet alımı yapılamayacağına yer verilirken diğer standartlar da şöyle sıralandı:


"- Yenileme işlemi yapılan ikinci el cep telefonunun elektronik kimlik bilgileri değiştirilmeyecek.


- Yenilenen kullanılmış cep telefonunun sertifikalandırma işlemi yapılmalı ve bu sertifika ve işlemleri gösteren liste yenilenmiş ürünle birlikte verilecek.


- Yenilenen ikinci el cep telefonu tüketicilerin kolayca göreceği şekilde ambalajına, etiketine, garanti belgesine, IMEI numarasını içeren faturasına, reklam ve ilanlarına "yenilenmiş ürün" ibaresi ve iş yeri bilgilerine yer verilerek satışa sunulacak.


- Ambalaj içerisinde belirtilen yenilenmiş cep telefonuna yapılan işlemler, değiştirilen parçalar ve garanti şartlarıyla ilgili bilgiler cihaz ambalajı üzerindeki bilgilerle uyumlu olacak.


- İkinci el cep telefonunun ana kartı değiştirildiği zaman bu durum Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığına bildirilecek."


İkinci el mobil satışlarına yeni düzenleme

 Sayan, "Türkiye'de ikinci el cihaz satışı ile ilgili mağduriyet olduğunu gözlemledik. Bu işin standartlarının ortaya konulması için çalışmalarımızı yaptık. Yetki alan firmalar var, önümüzdeki günlerde yeni yetki alacak olanlar var." dedi



Mobil İletişim Araçları ve Bilgi Teknolojileri Derneği (MOBİSAD) Genel Kurulu'nda konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, sayısal dönüşüme giden yolda en önemli hızlandırıcılardan birinin de mobil teknolojilerde son yıllarda yaşanan gelişmeler.


Mobil iletişimde kaydedilen bu gelişmelerin bir takım oyunu olduğunu, MOBİSAD'ın sektörde çok önemli bir görevi yerine getirdiğini söyledi


Sayan, Elektronik Haberleşme Kanunu'ndaki, "kişilerin bilgileri dışında mobil hatlara abonelikleriyle" alakalı bayi sahiplerinin yaşadığı sıkıntılara dikkati çekerek, "Kanun öncesinde açılan birçok dava var ve bunlar devam ediyor.


Biz Adalet Bakanlığı ile bu konuda ciddi istişarelerde bulunduk. Bunun çözümü noktasında taslaklarımızı oluşturduk.


Önümüzdeki süreçte Meclis'in takvimine göre bunun yasalaşmasını bekliyoruz" şeklinde konuştu.

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu ise konuşmasında, "2012'de dünyada 1 milyar olan akıllı telefon kullanıcı sayısı, geçtiğimiz yıl 3.6 milyara ulaşırken, bu sayının 2023'te 4.6 milyar olması bekleniyor" dedi.


Türkiye dünyanın akıllı telefon üretim üssü haline geliyor

 Huawei'nin AR-GE merkezi ile başlayan dijital teknoloji şirketlerinin Türkiye'ye yatırım yolculuğu, son dönemde Xiaomi, OPPO, Samsung, TECNO Mobile ve TCL ile devam ederken, Realme ve Vivo da Türkiye'ye yatırım kararı alan şirketler oldu.



Dünyanın önde gelen cep telefonu üreticilerinin yatırımları ile Türkiye'nin, bölgenin önemli akıllı telefon üretim üslerinden biri haline gelmesi bekleniyor.


Son dönemde pek çok teknoloji şirketi Türkiye'ye yatırım kararı açıklarken, söz konusu yatırımlar, ülke ekonomisine sağladığı katkının yanı sıra pek çok kişiye de istihdam kapısı oldu.


Yaklaşık 10 yıl önce Huawei'nin AR-GE merkezi ile başlayan dijital teknoloji şirketlerinin Türkiye'ye yatırım yolculuğu, son dönemde Xiaomi, OPPO, Samsung, TECNO Mobile ve TCL ile devam etti. Realme ve Vivo da Türkiye'ye yatırım kararı açıklayan şirketler arasına katıldı.


Akıllı telefon üreticileri, özellikle İstanbul ve çevresinde kümelenirken, ilk aşamada Türkiye'de giriş seviyesi modellere yönelen şirketlerden bazıları Türkiye'de üretilmiş telefonlarını iç piyasaya sunmaya başladı. Yerli üretim olarak piyasaya çıkan söz konusu telefonlar, vergilendirme avantajının sağladığı daha uygun fiyatıyla da ön plana çıkıyor.


Xiaomi, dünyada üretim yaptığı 4'üncü ülke olarak Türkiye'yi seçti


AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, dünyanın en büyük 3'üncü telefon üreticisi Xiaomi, mart ayında İstanbul'da açılışını yaptığı fabrika ile Türkiye'de telefon üretimine başladı.


Türkiye'ye 30 milyon dolarlık yatırım yapan şirket, dünyada üretim yaptığı 4'üncü ülke olarak Türkiye'yi seçti. Şirket, söz konusu yatırımıyla yaklaşık 2 bin kişiye istihdam sağlayacak.


Yerli üretime ilk olarak Redmi 9C modeliyle başlayan şirket, bu modele ek olarak Redmi 9T modelini yerli üretim etiketiyle satışa sundu.


OPPO, "Made in Turkey" ibaresiyle ikinci telefonunu da satışa sundu


Çin'in en büyük telefon üreticisi OPPO, mart ayında Tuzla'da 12 bin metrekare kapalı alana sahip bir fabrikada üretime başladığını duyurdu.


OPPO, Türkiye'de üretilen ilk modeli olan OPPO A15s'in ardından "Made in Turkey" ibaresiyle gelen ikinci telefonu Reno5 Lite'yi de kullanıcıların beğenisine sundu.


Samsung'dan Türk yapımı cep telefonları


Güney Koreli teknoloji devi Samsung da Türkiye'de üretime başladı.


"Sunny" markasıyla üretim yapan Atmaca Elektronik'le anlaşan Samsung'un Türk yapımı cep telefonları, "Türkiye'de montajlandı" yazısıyla mağazalardaki yerini almaya başladı.


TECNO Mobile


Çinli akıllı telefon devi TECNO, 35 milyon dolarlık yatırım ile Türkiye'de üretime geçti.


TECNO Mobile'ın Türkiye Ülke Müdürü Hank Li, İstanbul Pendik'te bulunan fabrikada yaklaşık 1.000 kişilik bir istihdam yaratmayı hedeflediklerini belirterek, Türkiye yatırımlarını uzun vadede artırmayı planladıklarını bildirdi.


TCL, 2022'de telefon üretme kapasitesini 1 milyona çıkarmayı hedefliyor


Teknoloji devi TCL'nin de tercihi Türkiye oldu. Arçelik ile güçlerini birleştiren TCL, akıllı telefon üretimine başladı.


Tekirdağ'ın Kapaklı ilçesinde bulunan Çerkezköy OSB'de "TCL" markasıyla üretime başlayan şirket, ilk aşamada yıllık 450 bin telefon üretmeyi planlarken, 2022'de telefon üretme kapasitesini 1 milyona kadar çıkarmayı hedefliyor.


Vivo ve Realme de Türkiye'de üretim yapacak


Çinli teknoloji şirketi Vivo da Gebze'de bir tesisi kiralayarak Türkiye'de üretim yapacağını açıkladı.


Akıllı telefon üreticisi Realme de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Türkiye'de üretime başlayacaklarını duyurdu.


Huawei'nin Çin dışındaki en büyük ikinci AR-GE Merkezi Türkiye'de


Türkiye yatırımlarına daha önce başlayan teknoloji şirketi Huawei, 10 yıl içinde Türkiye'ye 520 milyon TL yatırım yaptığını duyurmuştu.


Huawei Türkiye Genel Müdürü Jing Li, şubat ayında yaptığı açıklamada, Huawei'nin Çin dışındaki en büyük ikinci AR-GE Merkezi olarak da Türkiye'nin Huawei için büyük öneme sahip olduğunu vurguladı.


Türkiye'de 2020'de 12 milyon telefon satıldı


Mobil İletişim Araçları ve Bilgi Teknolojileri İş Adamları Derneği'nden (MOBİSAD) derlenen bilgilere göre, Türkiye, telefon üreticileri için büyük bir pazar olma konumunda bulunuyor.


Geçen yıl Türkiye'de 10 milyon 500 bin resmi telefon satışı yapılırken, kayıt dışı veriler de eklendiğinde bu rakam 12 milyona çıkıyor.


"Türkiye'nin tercih edilmesindeki en önemli nedenlerden biri cezbedici bir pazar olması"


İstanbul Medipol Üniversitesi İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serhat Yüksel, teknoloji şirketlerinin Türkiye'yi tercih etmesindeki en önemli nedenlerden birinin "cezbedici bir pazar olarak değerlendirilmesi" olduğunu söyledi.


Türkiye'de genç nüfusun da etkisiyle telefon satışlarının çok yüksek miktarlara ulaştığını aktaran Yüksel, büyük telefon şirketlerinin de bu durumun farkında olarak bu pazara girmek istediğini ifade etti.


Döviz kurundaki gelişmelere değinen Yüksel, şunları kaydetti:


Amerikan doları, Türk lirası karşısında değer kazandı. Bunun sonucunda da Türkiye'deki üretim maliyetleri diğer ülkelere kıyasla azaldı. Bu durumda da bahsi geçen bu şirketler, üretim yapabilmek için Türkiye'yi tercih etti. Belirtilen hususlara ek olarak, Türkiye Mayıs 2020'de ithalatta gözetim uygulamasını getirdi. Bu çerçevede yerli üreticinin korunması hedeflendi. Bu uygulama ile fiyatı belirli bir tutarın altında olan cep telefonları için de ithalatta gözetim uygulaması getirildi. Bu durum, ucuz telefonların fiyatlarının yükselmesine sebebiyet verdi. Bu yüzden büyük telefon şirketleri, üretim yeri olarak Türkiye'yi tercih ederek bu maliyetleri düşürmeyi hedefledi. Son olarak, Türkiye'nin coğrafi konumu da yabancı yatırımcıları oldukça cezbetmektedir. Avrupa'ya yakın olmasından dolayı Türkiye'de yapılacak bir üretim yatırımcılara önemli ölçüde maliyet avantajı sağlamaktadır. Başka bir ifadeyle, büyük telefon şirketleri, üretim merkezi olarak Çin yerine Türkiye'yi tercih ederek lojistik maliyetlerini önemli ölçüde düşürebilmektedir.

"Birçok vatandaşımıza iş imkanı sunulmakta"


Doç. Dr. Serhat Yüksel, yatırımların Türkiye'ye birçok avantajı olduğunu vurgulayarak, "Öncelikle bu yatırımlar sayesinde birçok vatandaşımıza iş imkanı sunulmaktadır. Dolayısıyla bu durum dünyadaki en büyük problemlerden biri olan işsizlik sorununun azaltılabilmesine katkı sağlamaktadır." diye konuştu.


Yatırımlar sayesinde birçok tedarikçinin de iş hacimlerini arttırabileceklerine işaret eden Yüksel, "Büyük telefon şirketleri, Türkiye'de üretime başladığı vakit ihtiyaç duydukları birçok ürünü yine Türk firmalarından temin edeceklerdir. Belirtilen bu durum da ilgili firmaların satış hacimlerini artıracaktır. Öte yandan, bu yatırımların en büyük avantajlarından biri de ülkemize bu konuya yönelik teknolojinin gelmesidir. Bu yatırımlar sayesinde Türk mühendis ve teknisyenler de bu teknolojinin nasıl uygulandığını öğrenebilecek. Belirtilen bu durumun uzun vadede ülkemize çok ciddi faydalar sağlayacağı kanaatindeyim." şeklinde konuştu.


Yatırımların Türkiye'nin Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'ne ulaşabilmesine önemli ölçüde katkı sağlayacağını vurgulayan Yüksel, şunları kaydetti:


Türkiye, şu anda bu firmaları ülkesine çekebilmede başarılı olmuştur. Bununla birlikte önem arz eden başka bir konu da bu yatırımların artması ve sürekli olabilmesidir. Peki bu husus için ne yapılabilir? İlk olarak, bu firmalara devlet tarafından birtakım destekler sağlanmalıdır. Bu çerçevede, vergi avantajı ve lokasyon desteği gibi bazı teşvikler sayesinde Türkiye'de üretim yapmanın maliyet avantajı korunmalıdır. Başka bir ifadeyle, bu avantajlara sahip olan firmaların başka ülkelere gitmeleri için bir sebep olmayacaktır. Belirtilen bu hususlar, sadece bu firmaların Türkiye'de kalmasını sağlamayacak, ayrıca diğer firmaların da Türkiye'yi tercih etmelerine yardımcı olacaktır. Bu durum da ülkemizin ekonomik gelişmesine önemli ölçüde yardımcı olacaktır.